Mert Ayaz
  • MERT
  • Pazarlama
  • Business
  • Kelimeler
  • Okuduklarım
  • Projeler
  • İletişim

Mert Ayaz

Okur & Yazar

  • MERT
  • Pazarlama
  • Business
  • Kelimeler
  • Okuduklarım
  • Projeler
  • İletişim
Politika

Apolitik Olmak Gençliğin Tercihi mi?

tarafından mert Ağustos 1, 2013
Ağustos 1, 2013 654 görüntüleme
Apolitik Olmak Gençliğin Tercihi mi?

“Size bizim kuşaktan bahsetmek istiyorum. Anlatımı kolaylaştırmak için 80 sonrasına biz diyelim öncesine siz. Dünyada hippiler sevgiden bir çember kurmaya çalışıyordu. Burada sinemalarda sex filmleri gösteriliyordu. Eşcinseller hakları için mücadele ediyorlardı. Burada bıyık şekline göre adam tayin etmekle meşguldünüz. Voyager 2 Neptün’ün fotoğraflarını çekmeye çalışıyordu. Burada TUBİTAK kazalara karşı çelik kafesli otobüsleri Türkiye’ye getirsek mi getirmesek mi diye tartışıyordu. Dünya evreni konuşuyordu, evrenin genişlemesini. Bizdeyse Evren dünyayı bize dar etmekle meşguldü.”
Bedia Ceylan Güzelce

 

Siz ve biz diye ayırmak bütünleştirici bir durum değil. Fakat gençliği tanımlamak için karşıtından da bahsetmek gerekliliğinden bu ayrımın gerekliliğini hem ben hissettim hem de bolca alıntı yapacağım Bedia Ceylan Güzelce’nin hissettiğini düşünüyorum.

Hep maruz kaldığımız, kabul ettiğimiz bir durum tespiti var. Apolitik gençlik. İnternet başında, dört duvar arasında bir gençlik. 80 öncesi kuşağı tarafından yaptıkları çoğu kez onaylanmayan gençlik. Gençliği tanımlayabilmek için karşıtına ayna tutalım.

“Size bizim kuşaktan bahsetmek istiyorum. Anlatımı kolaylaştırmak için 80 sonrasına biz diyelim öncesine siz. Dünyada hippiler sevgiden bir çember kurmaya çalışıyordu. Burada sinemalarda sex filmleri gösteriliyordu. Eşcinseller hakları için mücadele ediyorlardı. Burada bıyık şekline göre adam tayin etmekle meşguldünüz. Voyager 2 Neptün’ün fotoğraflarını çekmeye çalışıyordu. Burada TUBİTAK kazalara karşı çelik kafesli otobüsleri Türkiye’ye getirsek mi getirmesek mi diye tartışıyordu. Dünya evreni konuşuyordu, evrenin genişlemesini. Bizdeyse Evren dünyayı bize dar etmekle meşguldü.

Biz 68 kuşağı ya da 78 kuşağı gibi hayalleri uğruna canını veren bir kuşak değildik (ta ki Gezi Direnişlerine kadar). Biz savaş sonrası sendromunu da yaşamadık. Ama bir darbe ortamına doğduğumuz için hep bazı şeylerden uzak tutulduk. Politikanın siyasetin hep dışında tutulduk. Daha sonrasında konforlu alanımızda yaşayıp durduk.

Politika bizim için Turgut Özal’ın eşi Semra Özal’ın elinden tutup Samanyolunu söylemesinden ibaretti. Sınıfın yarısı İnönü taklidi yapardı yarısı Demirel. Dolayısıyla biz Erenlere karıştık. Adımıza da kayıp kuşak dendi.

Biz apolitik ve kimliksiz olarak adlandırılıyoruz. Bazılarımız sanatı hayatının merkezine koydu. İfade yollarının tıkandığı bir dünyada herkesin sanata dönmesi sizce tuhaf mı? Bir ülkede 30 yıldır aynı konuların konuşulması ne kadar sıkıcıdır tahmin bile edemezsiniz.”

Her akşam tek düze haberler izliyorsunuz doğduğunuzdan beri. Biz küçüklükten beri haberleri izlerken sıkıldık. Ta ki güvenilir haberlerimizi kendimiz, kendi mecramızdan yayana kadar. Gezi olayları esnasında hiç uyumadan kendince haberci sıfatı yüklendi, bir şeyleri duyurmak istedi kullanıcı adı ve şifresi olan herkes. Size kendi haberlerimizi takip etmeyi öğrettik. Uzun süre hiçbiriniz ana akım medyayı takip etmedi.

Peki ya şimdi? Büyük bir kısmımız internetine ya da geleceğine müdahale edilene kadar yine apolitik olmayı tercih etti. Bir kısmımız karar alma süreçlerine katkı koymaya, sesini duyurmaya çalışıyor. Bize bu konforlu alanı siz sağladınız. 

Alıntılar: Bedia Ceylan Güzelce / TedX Kritik Kavşaklar.

*  Bu yazı 01/06/2013 tarihinde Dağarcık Türkiye platformunda yazmış olduğum ve 2019’da rakamlarını revize ettiğim makalemdir. Makalenin orjinal haline buradan erişebilirsiniz.

 

storiestravel
0 yorum
1
FacebookTwitterLinkedinWhatsappEmail
önceki içerik
Gençlik Politikalarına Katılım
sonraki içerik
Spor Pazarlaması

İlgini çekebilir

Gençlik Politikalarına Katılım

Haziran 1, 2013

Yorum Bırak Vazgeç

Bir sonraki mesajın için dımı, e-postamı ve internet sitemi tarayıcına kaydet.

Mert Görkem Ayaz

Mert Görkem Ayaz

Okur & Yazar

"Çalışmak demek, boşuna yorulmak, terlemek değildir. " der Atamız.
Çalışmak, ama akıllıca, bir amaç uğruna ve bir örüntü içinde.

Uzak Kalmayalım

Twitter Instagram Soundcloud

Denize Doğru

TAKİPTE KAL

Yeni içeriklerden haberdar olmak istersen takipte kalabilir, dilediğinde bir e-posta ile ayrılabilirsin.

Instagram Köşesi

No images found!
Try some other hashtag or username

Son Gönderiler

  • Malcolm Baldrige ve Ulusal Kalite Ödülü

    Ağustos 8, 2022
  • Dünya Değişirken Liderler de Değişmeli – mi?

    Ağustos 1, 2022
  • Kötü Karar Vermemizin 6 Nedeni

    Şubat 2, 2020
  • Microsoft Japonya, Hafta’da 4 Gün Çalışma ve Parkinson Kanunu

    Kasım 4, 2019
  • İş Sağlığı ve Güvenliği – 101

    Ekim 26, 2019

Kategoriler

  • Business (6)
  • Kalite (1)
  • Kelimeler (1)
  • Pazarlama (3)
  • Politika (2)

Mert Görkem Ayaz

banner
"Çalışmak demek, boşuna yorulmak, terlemek değildir. " der Atamız. Çalışmak, ama akıllıca, bir amaç uğruna ve bir örüntü içinde.

Çok Okunanlar

  • 1

    Spor Pazarlaması

    Mayıs 14, 2014
  • 2

    Ice Bucket Challenge Neden Tuttu?

    Eylül 4, 2014
  • 3

    Gençlik Politikalarına Katılım

    Haziran 1, 2013

ABONELİK

Yeni içeriklerden haberdar olmak istersen takipte kalabilir, dilediğinde bir e-posta ile ayrılabilirsin.

  • Instagram
  • Linkedin
  • Soundcloud

@2019 - Mert Ayaz. Tüm hakları saklıdır. Mert Ayaz


Üste Dön
Mert Ayaz
  • MERT
  • Pazarlama
  • Business
  • Kelimeler
  • Okuduklarım
  • Projeler
  • İletişim
@2019 - Mert Ayaz. Tüm hakları saklıdır. Mert Ayaz